Ben İsviçreli bir fotoğrafçı, film yapımcısı ve görüntü yönetmeniyim; uzmanlık alanım ise uzak yerlerde doğa tarihi çalışmaları, bilhassa büyük kediler. Hayatımı dünyamızın doğal güzelliklerini kayda almaya adadım ve amacım hiç değişmedi: doğaya tam kalbinden yaklaşarak dünyamızın kırılganlığına dair farkındalık yaratmak ve dünyamızın korumak için insanları harekete geçirmek.
Yaban hayatının korunmasına çok büyük önem veriyorum ve yasa dışı yaban hayatı ürünlerine yönelik talebi azaltma amacını taşıyan, San Francisco merkezli çevreci kuruluş WildAid ile yakın çalışmalar yürütüyorum. 2019 yılında çevrimiçi bir mücevher mağazası olan Stay·WildTM markasını kurdum ve bu mağaza üzerinden elde edilen kârın %50’si yaban hayatını koruma projelerini desteklemek üzere, kâr amacı gütmeyen kuruluşlara bağışlanıyor. Çalışmalarımı National Geographic Image Collection temsil ediyor.
Ana projemiz Tanzanya’nın Serengeti bölgesinde Afrika antiloplarının büyük göçünü filme almaktı. Her yıl 1,5 milyon Afrika antilobu devasa bir döngü içinde göç ediyor ve bu göç “Doğanın Yedi Harikası” arasında sayılıyor.
Yılın bu zamanlarında Afrika antilopları Serengeti’nin kuzeyine göç ediyor ve bu hayvanlar burada ünlü Mara Nehri’ni geçerken suya, timsahlara ve diğer yırtıcılara karşı destansı ve dramatik bir savaş veriyor. Göç tüm hızıyla devam ederken aslanlar ve çitalar gibi yırtıcı hayvanlar iyice hareketleniyor ve hepsi de avlanmak için tam bir fırsat bolluğu yaşıyor.
Alpha 7S III’e dair ilk izlenimler
Yıllardır tutkuyla Sony ürünleri kullanan biriyim ve artık fotoğrafçılık çalışmalarımda yalnızca Alpha 9 II ve 7R IV modellerini kullanıyorum. Bununla birlikte video çekiminde Alpha 7S III’ü denemeyi de çok istiyordum.
Bana göre bu yeni fotoğraf makinesinin en iyi özelliği kesinlikle 4.2.2 50/60p’de 4K çekim yapabilmesi ve ayrıca aynı bit derinliğini koruyarak bunu 100/120’ye çıkarabilme seçeneği. Benim tercihim çekimi S-Log3’te yapıp daha sonra elimdeki kayda renk tonlaması uygulamak, dolayısıyla 10 bit özelliğini kullanabilmek benim için olmazsa olmaz.
Dokunmatik netleme ve bütün olarak netleme ayarı da Alpha 7S III’te gördüğümüz güzel yenilikler. Imaging Edge uygulamasıyla bir sabit kamera ve dokunmatik netleme özelliğini kullanarak uzun çayırların arasındaki bir aslanı takip edebilmek bizim için gerçekten çok önemliydi ve sabit kamera üzerindeki netleme motorlarını takip etme ihtiyacı duymadık. Tüm fotoğraf makinesi ayarlarını uzaktan hiç endişe duymadan kontrol edebiliyorsunuz.
Jöle etkisi de Alpha 7S II ile kıyaslandığında ciddi ölçüde azaldı ve bu değişiklik en çok da sabit kamerayla çekim yaparken dikkatimizi çekti.
Son olarak, ISO’yu uç değerlere çekebilmek de çok önemliydi; 50/60p elde etmek için düşük ışıkta dahi yüksek ISO kullanma derdine düşmemek inanılmaz bir avantaj oldu, özellikle de büyük kedilerin oldukça faal olduğu sabahın erken saatlerinde ve gecenin geç saatlerinde.
Ekipman
Çekimde 2 adet Alpha 7S III gövdeye sahip olduğumuz için şanslıydık; birini tripodda statik çekim için FE 200-600mm f/5.6-6.3 G OSS ile birlikte kullandık, diğerini de Ronin 2 sabit kamera üzerinde çekim için FE 70-200mm f/2.8 G Master (ve ara sıra da 1,4x dönüştürücü) ile birlikte kullandık. Ayrıca iki kurulumda da doğrudan HDMI bağlantı noktasından RAW kayıt yapmak için Atomos Ninja V mevcuttu.
Sabit kamerayı Imaging Edge uygulamasından kontrol edebilmek paha biçilmez bir olanaktı; ışık değiştiğinde ayarları anında değiştirebildik.
O kadar sıcak koşullarda çalıştık ki fotoğraf makinelerinin biri ya da ikisi birden aşırı ısınma belirtileri gösterse hiç şaşırmazdım, özellikle de tam çözünürlükte çekim yaparken. Fakat fotoğraf makinelerini saatlerce açık bırakmak bile en ufak bir soruna neden olmadı.
Yaban hayatı video çekimleri için tavsiyeler
“Görüntü güçlüdür. Tek bir çekim, bir duyguyu yakalayabilir veya bakanın içinde bir duyguyu tetikleyebilir”
